Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 2025 yılında önemli bir hukuki süreçle karşı karşıya. Ankara’da gerçekleşen 38. Olağan Kurultay sonucunda parti içinde yaşanan gelişmeler mahkemeye yansıdı. Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler, kurultayın iptalini ve mevcut yönetimin görevden alınmasını talep ederek dava açtılar. Bu dava, sadece CHP’nin iç dinamiklerini değil, aynı zamanda Türkiye’nin muhalefet siyasetini derinden etkileyebilecek bir öneme sahip.

CHP’nin 38. Olağan Kurultayı, Ankara’da gerçekleşmiş ve genel başkanlık seçimleriyle sonuçlanmıştı. Ancak bu süreç, bazı delegeler tarafından “şaibeli” olarak nitelendirildi. Özellikle, “oy karşılığında para, telefon ve ev verildiği” iddialarıyla gündeme gelen kurultay, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturulmaya başlandı. Bu iddialar üzerine eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler, kurultayın iptali ve mevcut yönetimin görevden alınması için dava açtılar. Bu davalar birleştirilerek Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülecek.

CHP kurultay davasının 2025 yılındaki duruşması, 30 Haziran tarihinde Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde gerçekleşecek. Mahkeme, önceki duruşmalarda “ihtiyati tedbir” taleplerini reddetmiş ve belgelerin toplanmasına karar vermişti. 30 Haziran’daki duruşmada alınacak karar, CHP’nin gelecekteki siyasi stratejilerini doğrudan etkileyecek.

CHP’nin eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP kurultayı davasından mutlak butlan kararı çıkarsa partinin başına döneceği mesajını verdi. Kılıçdaroğlu, “Partiyi kayyuma bırakmam.” dedi ve sözleri Ankara gündemine oturdu.